Erin Motor, yüzde 100 özgün Türk tasarımı yerli motor olmasıyla dikkat çekiyor
Üniversite sanayi iş birliği (SAN-TEZ) sonucunda geliştirilen Erin Motor, yüzde 100 özgün Türk tasarımı yerli motor olmasıyla dikkat çekiyor. Motor ithalatının önüne geçmek için üretilen motorlara ilgi, pandemi sürecinde arttı. Erin Motor Genel Müdürü Ersin Şahin, “Made in Türkiye markası sınırlarımızın dışında daha değerli. Motorlarımız kalite açısından Avrupa’da, fiyat açısından da Asya’da üretilen ürünlerle rekabet ediyor.” derken, önümüzdeki 3 yıl içerisinde 4 yeni projeyi hayata geçireceklerini ve bu motorların Türkiye’de ilk kez üretileceğini belirtiyor.
31 yıllık dünya otomotiv devlerine ihracat gerçekleştiren Şahin Metal’in ikinci kuşak temsilcileri tarafından 11 yıl önce temelleri atılan ve 2015 yılında kurulan Erin Motor’un ilk motoru Yıldız Teknik Üniversitesiyle geliştirilen SANTEZ projesinin de bir çıktısı. Firmanın üretimi yüzde 100 Türk özgün tasarımı yerli motorlar, jeneratörler, zirai sulama pompaları ve marin motorlar olarak 4’e ayrılıyor. 2 yıl garanti sunulan motorlar, Sanayi Bakanlığı tarafından onaylı Ar-Ge Merkezi’nde üretiliyor. Çevreyle dost, batılı rakiplerine oranla yüzde 20 yakıt tasarruf sağlayan ve sessiz çalışan motorlar hakkında bilgi veren Erin Motor Genel Müdürü Ersin Şahin, “Türkiye’de hakim olan yabancı markaların hakimiyetini kırmak, 2,5 milyar dolarlık motor ithalatının en azından bir kısmının önüne geçmek üzere hayata geçirdiğimiz motorlarımızı, piyasaya sunduğumuz günden itibaren ihraç ediyoruz. Önümüzdeki 5 yıl içerisinde ticaretin seyrini ithalattan ihracata doğru değiştireceğiz. En çok ihraç ettiğimiz ürün ise jeneratör. Şimdiye kadar hem Avrupa hem Afrika’dan olmak üzere 6 ülkeye ihracat gerçekleştirdik. Hedefimiz yüzde 51 oranında ihracatı yakalayabilmek ardından bu rakamı yüzde 70’ler seviyesine getirmek.” derken, bundan sonraki amaçlarının Amerika ve Avrupa pazarları olduğunun da altını çiziyor. Şahin, “Bugünün dünyasında katma değerli üretim yapmayı hedefliyorsanız pazar hedefinizin tüm dünya olması gerekiyor. Aksi halde maliyetlerinizi düşürmeniz ve rekabet etmeniz oldukça zor. İki farklı segmentteki ürünlerle Avrupa ve Amerika pazarlarına açılmak istiyoruz. Daha önce tecrübemiz olmayan Amerika pazarı, bizim için de iyi bir meydan okuma olacak. Afrika pazarına bakımı kolay, zor koşullarda uzun süre çalışmak üzere tasarlanmış bir motor ve jeneratör ile girerken, Amerika pazarına girmeyi planladığımız ürün bambaşka bir pazara hitap edecek.” açıklamalarında bulunuyor.
4 yeni proje yolda
İstanbul Esenyurt’taki 10 bin metrekarelik bir alanda üretim gerçekleştirdiklerini belirten Ersin Şahin, “Erin Motor’un kuruluş felsefesinde özgün motor tasarımı ve üretimi amacı var. Bu sektöre giriş amacımız yüksek katma değerli ürün üretmek ve ilk günden bugüne Ar-Ge faaliyetlerine ciddi bir kaynak ayırıyoruz. 2019 yılının haziran ayında kurduğumuz Ar-Ge merkezimiz 1,5 yılını doldurdu ve şu an önümüzde çok önemsediğimiz 4 farklı proje mevcut. Bu ürünlerin tamamı ülkemizde ilk kez üretilecek ürünler olacak. Yüksek katma değerli ürün klasmanında çünkü orta-yüksek teknoloji ürün geliştiriyoruz. Sektörümüzde ise öncü konumdayız. Çünkü ne yazık ki sektörümüzde üreticiler yok denecek kadar az ve bizim en büyük farkımız, sürekli inovasyon yapmamız.” açıklamalarında bulunuyor.
Yüzde 100 yerli sermaye ve mühendislik
“Ürettiğimiz ürünlerin tasarımı yüzde 100 yerli sermaye ve mühendislik içermekte. Ürün maliyeti içerisinde de yüzde 92’lik bir yerlilik oranına sahibiz. diyen Şahin, pandemi dönemiyle birlikte Türk ürünlerine karşı ilginin ve güvenin de arttığının altını çizerek sözlerine şöyle devam ediyor: “Made in Türkiye’ markası sınırlarımızın dışında kendi ülkemizde olduğundan daha değerli. Bizim ürettiğimiz ana ürün bir dizel motor ve ağırlıklı olarak jeneratörlerde kullanılıyor. Bu bağlamda alt yapı sıkıntılarının olduğu ülkelerden daha çok talep alıyoruz. Bunların başında da sahra altı Afrika ülkeleri yer alıyor. Ancak Doğu Avrupa ülkelerinin de ilgilerinden söz etmek mümkün. Motorlarımız kalite açısından Avrupa’da, fiyat açısından da Asya’da üretilen ürünlerle rekabet ediyor.”