KRİZ DÖNEMİNDE FİNANSAL YÖNETİM TAVSİYELERİ
Uzmanlar, kriz dönemlerinde ÅŸirketlerin satış ve karlılıklarının düÅŸüÅŸ gösterip zarar edebileceÄŸini buna raÄŸmen doÄŸru strateji ile ÅŸirketlerin ayakta kalabileceklerini belirtiyor.
Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs Covid-19 pandemisi, etkilerini her alanda sürdürmeye devam ediyor. Koronavirüs günlerinde öncelik her ne kadar saÄŸlık konusunda olsa da bu dönemi ekonomik açıdan kazasız belasız atlabilmek önemli. Åžirketler kendi yapılarına en uygun finansal yol haritasını çıkarmak için kafa yormanın yanı sıra finans danışmanlarının kapılarını çalıyor.
Herkesin gözünün kulağının küresel salgın ile ilgili geliÅŸmelerde olduÄŸu bugünlerde, Dinamo Danışmanlık Kurucu Ortağı, Kamu Özel Ortaklığı (PPP) ve Proje Finansmanı Uzmanı Fatih Kuran, ‘Kriz döneminde ne yapmalıyız?’ sorusuna ÅŸöyle cevap veriyor: “Öncelikle soÄŸukkanlılığımızı koruyup asla panik yapmamalıyız. Kararlarımızı almadan önce objektif bir durum tespiti yapabilmek ve alacağımız kararların kısa-orta ve uzun vadede getirebileceÄŸi sonuçları ön görebilmek çok önemli. Genel kanaatim alınan ani kararların nadiren olumlu sonuç doÄŸurduÄŸu ÅŸeklinde olduÄŸundan önemli kararları almadan önce ince eleyip sık dokumamız gerekiyor.
Türkiye’de kurulan yeni ÅŸirketlerinin yaÅŸam sürelerine bakıldığında %80 gibi çok önemli bir bölümünün ilk 5 yıl içinde iflas ettiÄŸi görülüyor. Günümüzde, deÄŸiÅŸen dünyanın gerekliliklerine ayak uyduramayan, nakit akışını doÄŸru yönetemeyen ÅŸirketler ekonomik deÄŸiÅŸimlerden de olumsuz etkilenerek yok oluyorlar. Ä°ÅŸ planlarını sürekli yenileyen ve çaÄŸdaÅŸ bir yönetim felsefesi benimseyen ÅŸirketler ise kriz ve deÄŸiÅŸimleri fırsata çevirip yollarına emin adımlarla devam edebiliyorlar.“
Fatih Kuran, kriz dönemini daha rahat atlatabilmek ve belki de fırsata çevirebilmek adına ÅŸirketlere 5 tavsiyede bulunuyor:
1. Nakit Akış Yönetimi
Türkiye’deki pek çok ÅŸirket nakit akışlarını nasıl yöneteceÄŸini maalesef tam olarak bilmiyor. Bu konuda çalışma yapmak finans ve muhasebenin sentezlenmesi gereken özel bir uzmanlık konusu olduÄŸu için çoÄŸu orta ölçekli ÅŸirket böyle bir kapasiteye sahip de deÄŸil. Türkiye’deki bankaların önemli bir kısmı ile yaptığım çalışmalarda ortak kanaat ÅŸirket iflaslarının veya zora girmesinin en önde gelen nedenlerinin başında nakit akışında yaÅŸanan sıkıntıların geldiÄŸidir. Gelir tablosundaki karın aslında muhasebesel bir deÄŸer olduÄŸunun farkında olmayan ÅŸirketler kağıt üzerinde para kazanıyor olsalar bile gerçek de nakit akışı sıkıntısı yaÅŸayabilmekte ve durumu yönetemeyen ÅŸirketler de iflasa doÄŸru sürüklenmektedirler. BaÅŸka bir deyiÅŸle kar eden bir ÅŸirketin nakit akışında sıkıntı olabileceÄŸi gibi tam tersi de mümkündür. Amortisman, KDV, kredi ana para geri ödemeleri ve tahakkuklar gibi kalemler gelir ve nakit akış tablolarının farklı performanslar göstermesine neden olur. Her ne kadar ÅŸirket için kar önemli olsa da asıl performans nakit akışında belli olur. Nakit akışı fiili durumu yansıtır. Reel olarak ÅŸirketin cebine giren ve çıkan nakit hareketleri üzerinden hesaplama yapıldığı için gerçek durumu yansıtır. Büyük veya küçük ölçekli olduÄŸu fark etmeksizin her iÅŸletme için önemli olan nakit akışı yönetimi ancak doÄŸru ÅŸekilde yapıldığı takdirde uzun vadeli, baÅŸarılı ve sürdürülebilir büyüme ile karlılık söz konusu olabilmekte, ÅŸirketlerin devamlılığı garanti altına alınabilmektedir.Kriz dönemlerinde ÅŸirketlerin likidite bakımından güçlü olması büyük avantajdır. Nakit akışınızı güçlendirmeye ve likiditenizi arttırmaya çalışın.
2. Karar Almak
Sıkıntıların ve stres katsayılarımızın fazla olduÄŸu bu dönemde sakin kalmaya ve itidalli kararlar almaya her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. Durumumuzu soÄŸukkanlılık ile analiz etmeli ve kısa, orta, uzun vadede etkisini gösterecek saÄŸlıklı tedbirler almak durumundayız. Ä°ÅŸletme körlüÄŸü yaşıyor olabiliriz ve dışarıdan daha objektif gözle durum deÄŸerlendirmesi yapabilecek danışmanlarla çalışmayı deÄŸerlendirebiliriz. Ä°yi bir danışman ÅŸirket iÅŸ modeli geliÅŸtirmekten, karlılık analizlerine, maliyet optimizasyonuna ve nakit akış yönetimine kadar pek çok alanda ÅŸirketlere ekstra faydalar saÄŸlayıp vizyonunu geliÅŸtirebilir.
Kriz dönemleri fırsatlar barındırsa da uzun vadeli karar almak için uygun zamanlar deÄŸildir. Kriz dönemlerinde riskler çok daha fazladır ve ileriye yönelik projeksiyon yapmak çok daha zordur. Uzun vadeli kararlarınızı erteleyin. Mutlaka bir karar almanız gerekiyor ise sizi uzun vadede baÄŸlayacak nitelikte olmamasına özen gösterin. Bununla beraber bu dönemde özellikle gıda, biliÅŸim teknolojileri, e-ticaret, perakende, saÄŸlık ve ihracata dayalı sektörlerde ÅŸirketler için ekstra fırsatlar söz konusu olabilir. Bu tip ÅŸirketler önlerini özellikle satış ve gelir yaratma itibari ile daha uzun vadeligörebilecek güçlü bir pozisyona sahiplerse kararlarını daha uzun vadeli alabilirler.
3. Kur Riski Yönetimi
Krize baÄŸlı alınan parasal geniÅŸleme tedbirleri gelecekte kur artışlarına neden olabilir. Bu nedenle kur riski yönetimine her zamankinden daha fazla dikkat etmek gereklidir. Kur riski yönetiminin en temel prensibi doÄŸal korunmadır. Gelirleriniz ile giderlerinizin aynı para birimi üzerinden olmasıdır. Ä°hracat yapan bir ÅŸirketseniz ve döviz bazında borçlandıysanız kurların artmasından çok fazla etkilenmeyeceksiniz hatta TL olan maliyetleriniz varsa döviz bazında deÄŸer kaybettiÄŸi için ekstra kar ediyorsunuz demektir. EÄŸer gelir ve giderlerinizin para birimleri aynı deÄŸil ise ‘forward’ gibi finansal enstrumanlar kullanıp kur riskini yönetmeniz gerekir.
4. Paranın Zaman Değeri
Bugün elinize geçecek olan paranın deÄŸeri ileride alacağınıza göre daha yüksektir. Buna paranın zaman deÄŸeri denilir ve alış veriÅŸ yaparken mutlaka hesaplanması gereklidir. Özellikle faizlerin yüksek olduÄŸu dönemlerde paranın zaman deÄŸeri hesabını yapmak daha büyük önem taşır. Bir malı standart olarak 3 ay vadeli satıyorsanız ve peÅŸin satışta ne kadar iskonto verebileceÄŸinizi hesaplamak istiyorsanız elinize peÅŸin para geçtiÄŸi zaman getirisinin ne olacağı üzerinden hesap yapabilirsiniz.
ÖrneÄŸin:
Vadeli satış fiyatı : 1000 TL, Vade (n): 3 ay, Fırsat maliyeti (vade farkı veya faiz) (i): % 2 (aylık) ise
Peşin Satış Fiyatı = Vadeli Satış Fiyatı / ( 1 + i) ^n = 1.000 / ( 1 + %2)^3 = 942.32 TL şeklinde hesaplama yapılır.
Yukarıdaki örnekte fırsat maliyetiniz arttıkça daha fazla iskonto yapabilirsiniz. Fırsat maliyeti peÅŸin parayı alıp iÅŸinize yatırmak ve para kazanmak ÅŸeklinde olabileceÄŸi gibi kredi geri ödemeleri için de deÄŸerlendirilebilir. PeÅŸin parayı alıp kredi kapatacaksanız bu takdirde fırsat maliyetini aylık kredi faizi olarak düÅŸünebilirsiniz.
5. Maliyetleri Azaltmak
Kriz dönemlerinde ilk akla gelen hususlardan biri maliyetleri azaltmaktır ki tasarruf etmek anlamında maliyet düÅŸürmek doÄŸru bir yaklaşımdır. Bununla beraber satış, pazarlama, reklam, tanıtım faaliyetleri gibi iÅŸinizin artmasına direkt etki edebilecek kalemlerden kesmeye çalışırsanız dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan da olabilirsiniz. Maliyet optimizasyonu yaparken en baÅŸta deÄŸindiÄŸimiz gibi soÄŸukkanlı davranmamız ve neden sonuç iliÅŸkisi çerçevesinde doÄŸru kalemlerden tasarruf etmeye odaklanmamız gerekir. Özellikle eleman çıkarma konusunu aceleye getirmeyin. Çıkartacağınız kiÅŸi kadar geride kalacak olan ÅŸirket personeli üzerindeki olumsuz etkisini de hesaba katın. Kriz döneminden ÅŸirket olarak tek parça çıkmanız durumunda yaratacağınız aidiyet duygusunun olumlu etkilerini de dikkate alın. Eleman çıkartmak kaçınılmaz bir karar ise öncelikle kiÅŸilerin liyakatını dikkate alarak karar verin.