Kromaş Firması, Türkiye’de Yüzey İşlem Sektörünün Gelişmesine Önemli Katkılarda Bulunuyor.
Kromaş Genel Müdürü Sayın Dr. Tayfun Sığırtmaç ile yapmış olduğumuz röportajı sizlerle paylaşıyoruz.
25 yıldan uzun bir zamandır Türkiye’de yüzey iÅŸlem sektörünün geliÅŸmesine önemli katkılarda bulunan KromaÅŸ, stratejik bir satın alma operasyonu sonrasında 2014 yılı sonunda yüzey iÅŸlem sektörünün dünya devlerinden biri olan ve yüzyıllık yüzey iÅŸlem deneyimine sahip Alman Rösler firmasının bir iÅŸtiraki oldu.
MM - FÄ°RMANIZ HAKKINDA KISACA BÄ°LGÄ° VEREREK YÜRÜTTÜÄžÜNÜZ FAALÄ°YETLERÄ° ANLATIR MISINIZ? AYRICA ŞİRKET OLARAK KAÇ PERSONEL'E Ä°STÄ°HDAM SAÄžLIYORSYUNUZ?
KromaÅŸ firması 25 yıldan uzun bir zamandır Türkiye’de yüzey iÅŸlem sektöründe baÅŸarıyla faaliyet gösteren bir firma iken stratejik bir satınalma operasyonu sonrasında 2014 yılı sonunda yüzey iÅŸlem sektörünün dünya devlerinden biri olan ve yüzyıllık yüzey iÅŸlem deneyimine sahip Alman Rösler firmasının bir iÅŸtiraki oldu.
2014 yılı sonunda 60 kiÅŸilik bir çalışan sayısına sahip iken bugün 90’ın üzerinde bir çalışan sayısı ve son üç yıldır yıllık %30 seviyesinde bir büyüme ile yüzey iÅŸlem alanında teknoloji üretiyor ve bu geliÅŸim ivmesini sürdürüyoruz.
KromaÅŸ firması yaptığı çalışmalar ile Türkiye’de yüzey iÅŸlem sektörünün geliÅŸmesine önemli katkılarda bulunmuÅŸ, gerek yurtiçi gerekse yurtdışına ürettiÄŸi çözümler ile uzun yıllar müÅŸterilerine deÄŸer katmış bir ÅŸirkettir. Bu satınalma süreci ile aslında yüzyıldır bu alanda faaliyet gösteren Rösler firmasının know-how ve deneyimi ile aktif ve dinamik bir Türk firmasının sinerjisi birleÅŸmiÅŸ ve pozitif bir deÄŸere dönüÅŸmüÅŸtür diyebiliriz. Bu sinerjiyi, satınalma sonrası KromaÅŸ olarak gösterdiÄŸimiz baÅŸarılı geliÅŸim grafiÄŸinden anlıyoruz.
KromaÅŸ firması olarak yüzey iÅŸlem konusunda dört farklı fakat birbiri ile iliÅŸkili alanda faaliyet gösteriyoruz. Bunlar;
• Vibrasyonlu Yüzey Ä°ÅŸlem Grubu
• Sarf Malzeme Grubu
• Arıtma teknolojileri
• Kumlama Grubu.
Vibrasyon ve Sarf Grubu KromaÅŸ’ın satın alınmadan önceki dönemde de devam eden güçlü fonksiyonları idi. Rösler grubu çatısı altına girdikten sonra ise bu alanda Rösler’in yüz yıllık deneyimini de kullanarak ürün ve proses çözümlerimizde ciddi bir geliÅŸim gösterdik.
Kumlama Grubunda ise Rösler 40 yıl üzerinde bir deneyimle dünyanın en büyük firmaları arasında yer alıyor. Kumlama teknolojileri, bizim de KromaÅŸ olarak 2015 yılı başında kurduÄŸumuz ve 3 yıl içerisinde önemli yol aldığımız bir bölüm. Rösler markası ile bazı temel kumlama makinesi modellerinin (Askı Tip, Tamburlu Tip, Manuel Kumlama gibi) Türkiye’de üretimlerine baÅŸladık. Almanya ile yürüttüÄŸümüz 1 yılı aÅŸkın teknoloji transferi çalışmaları 2016 da baÅŸarı ile tamamlandı ve Almanya kalitesinde bu makineleri Türkiye’de üretip hem dünyaya satıyor hem de ülkemizde satış pazarlama faaliyetlerini yürütüyoruz.
Sarf Malzeme grubunda ise vibrasyonla yüzey iÅŸlem teknolojilerinde kullanılan aşındırıcı malzemeleri KromaÅŸ markası altında üretiyoruz ve ayrıca Rösler markalı sarf malzemeleri de Almanya’dan getirip müÅŸterilerimize sunuyoruz. Arıtma teknolojileri gruplarında da Rösler ve KromaÅŸ markalı makinelerimiz ile proses atık suyunu hassas filtreme ve santrifüj yöntemleri ile tekrar iÅŸleme kazandırarak hem çevreyi koruyor hem de proses maliyetlerini ciddi oranda düÅŸürüyoruz.
Yapılan yüzey iÅŸlem proseslerinden ve ürüne kattığı deÄŸerden biraz bahsetmek gerekirse; vibrasyonla yüzey iÅŸlem ve kumlama prosesleri parça yüzeyine istenilen özellikleri kazandırmak için uygulanan 2 farklı yüzey iÅŸlem metodudur. Türkçede genellikle vibrasyonlu yüzey iÅŸlem olarak ifade edilen fakat uluslararası alanda “Mass Finishing” olarak adlandırılan proseste çok sayıda farklı malzeme türleri, yüzeyin teknik beklentilerine uygun olarak iÅŸlem görürler. Bu teknik beklentiler temel olarak, yüzey temizleme, yaÄŸ alma, çapak alma, köÅŸe radyüsleme, parlatma vb. gibi iÅŸlemlerdir. Burada genel olarak parçada ölçüsel deÄŸiÅŸim saÄŸlamadan ya da mikron seviyesinde deÄŸiÅŸimlerle parçanın Ra, Rz adı verilen yüzey pürüzlülük deÄŸerleri iyileÅŸtirilir.
Her sektörün yüzey kalitesi konusundaki beklentileri farklı olduÄŸundan çok sayıda ve farklı sektörlere hitap ediyoruz. Bunlar arasında otomotiv, savunma-havacılık, beyaz eÅŸya, tekstil aksesuarları, mobilya aksesuarları, kuyumculuk, medikal ürünler, darphaneler, oyuncak sektörü gibi birçok farklı iÅŸ kolu sayılabilir.
Vibrasyonlu yüzey iÅŸlem prosesi ile parçaya teknik beklentiler ışığında istenilen yüzey kalitesi saÄŸlanır. Burada temel çalışma prensibi ÅŸu ÅŸekildedir. Çok sayıda iÅŸ parçası belli bir mühendislik harmonisi ile titreÅŸim ve devinim (dönme) hareketi yapan bir grup aşındırıcı ile temas halindedir. Bu iÅŸlem özel tasarlanmış dairesel ya da lineer vibrasyonlu yüzey iÅŸlem makinelerinde gerçekleÅŸir. Aşındırıcılar iÅŸ parçası ile temas ederek parça yüzeyinden mikron seviyesinde talaÅŸ kaldırır ve parçanın yüzeyine istenilen etkiyi yaratır. Bu etki kimi zaman yukarıda bahsettiÄŸimiz ÅŸekilde yüzeyi temizlemek olduÄŸu gibi kimi zamanda yüzeyin ayna seviyesinde parlatılması ÅŸeklinde de olabilir. Dolayısıyla aslında her sektörün üretim sonrası yüzey iÅŸlem ihtiyaçlarını doÄŸru iÅŸlem parametreleri ile karşılanabilir.
Kumlama prosesi ise genelde daha ağır sanayi parçalarının yüzey temizleme ve sonraki prosese hazırlama iÅŸlemidir. Parça yüzeyine belli hızla bilyalar çarptırılır ve yüzey üzerinde istenmeyen tufal, pas, kir vb. malzemeler bu darbe etkisi ile uzaklaÅŸtırılır. Ayrıca malzeme yüzeyi pürüzlendirilerek boyanın daha iyi yüzeye tutunması saÄŸlanır. Döküm ve dövme tesislerinde, çelik konstrüksiyonlarda sac ve profil yüzey temizlenmesinde, makine üretim ve otomotiv sektörü gibi çok çeÅŸitli sektörlerde kumlama ile yüzey temizleme iÅŸlemleri kullanılmaktadır.
Bir de kumlama ile benzer prensipte çalışan fakat yüzeye fırlatılan bilyaların tüm dinamik parametrelerinin (bilya hızı, darbe etkisi, kontrollü bilya çapı vb.) kontrol edildiÄŸi Shot Peening adı verilen bilyalı dövme iÅŸlemi mevcuttur. Bu proses ile yüzey temizliÄŸi dışında yüzeye mukavemet kazandırma ve zaman içerisinde oluÅŸabilecek çatlak ve yüzey hatalarının önlenmesi hedeflenmektedir. Shot Peening genelde havacılık ve son zamanlarda da otomotiv sektöründe yorulmaya maruz parçaların mukavemetlerini arttırmak için geniÅŸ parça grubunda kullanılmaktadır.
Tüm bu çözümlerimizi 2 marka çatısı altında toplamış bulunuyoruz. KromaÅŸ markası ile vibrasyonlu yüzey iÅŸlem çözümlerimizi ve Rösler markası ile de hem vibrasyonlu yüzey iÅŸlem hem de kumlama çözümlerimizi sunuyoruz. Bu konuda Türkiye’nin hatta iddialı olacak ama dünyanın en geniÅŸ makine ve sarf malzeme ürün portföyüne ve çözümlerine sahibiz.
MM -FÄ°RMA OLARAK 2017 YILINI; CÄ°RO, YENÄ° YATIRIM, YURTÄ°ÇÄ° VE YURTDIÅžI YAPILANMASI AÇISINDAN NASIL GEÇÄ°RDÄ°NÄ°Z? BU KONULARI RAKAMSAL VERÄ°LER DAHÄ°LÄ°NDE BÄ°ZÄ°MLE PAYLAÅžIR MISINIZ?
2017 yılı ise bizim için oldukça verimli ve baÅŸarılı geçen bir yıl oldu. Ülkemizde ve global anlamda da bir süredir devam eden gerginlikler, ana müÅŸterilerimiz olan sanayiciler üzerinde biraz çekimser olma eÄŸilimi yarattı. Pazarda son bir iki yılda sanayide ve bizim de içinde bulunduÄŸumuz yüzey iÅŸlem alanında istediÄŸimiz büyüme grafiÄŸi maalesef yok. Büyüme genelde inÅŸaat alanında ve kısmen ihracatta gerçekleÅŸti. Fakat biz bu süreci ekip arkadaÅŸlarımla çok iyi deÄŸerlendirdik ve güzel bir baÅŸarı hikayesine imza attık. 2017 yılını da 2016 yılı satış rakamlarına göre %35’’in üzerinde bir artışla kapattık. Özetle son üç yılda ciromuzu 2 katına çıkarma baÅŸarısı gösterdik.
2017 yılında Türkiye pazarında aktivitelerimizi arttırırken ayrıca yurtdışı pazarlara biraz daha ağırlık verdik. Burada da istediÄŸimiz olumlu sonuçlar almaya baÅŸladık. Hedefimiz ihracat dengesini toplam ciro içerisinde %50 seviyesinde tutmak.
2018 yılı da özellikle erken seçim ve sonrası duruma baÄŸlı bir endeks izleyecek gibi. Fakat sanayinin ve yüzey iÅŸlem pazarının 2018 yılında iyi bir büyüme eÄŸrisi yakalayacağını düÅŸünüyorum.
2017 yılını Türkiye olarak % 7,4 oranında büyüdü. Fakat burada lokomotif sanayi deÄŸildi. Ä°nÅŸaat Yatırımları, ihracat ve iç büyüme ön planda idi. Ben 2018 de de ülkemizin benzer bir büyüme performansı göstereceÄŸini fakat bu performansta sanayinin daha ön planda olacağını düÅŸünüyorum. Biz de KromaÅŸ olarak 3 yıldır devam eden büyüme grafiÄŸimizi 2018 de de hedeflerimiz doÄŸrultusunda %30 civarı bir büyüme ile kapatmayı hedefliyoruz.
MM -Ä°HRACAT PAZARLARINIZDAN BAHSEDEREK KAÇ ÜLKEYE YILLIK NE KADAR Ä°HRACAT YAPTIÄžINIZI VE HEDEF PAZARLARINIZ HAKKINDA BÄ°LGÄ° VEREREK BU KONU Ä°LE Ä°LGÄ°LÄ° YÜRÜTTÜÄžÜZ ÇALIÅžMALARDAN BAHSEDER MÄ°SÄ°NÄ°Z?
20 üzerinde ülkeye ihracatımız var. Bunların birçoÄŸunda bayilik ağımız mevcut. Yeni ülkeleri ve bayileri de portföyümüze katıyoruz. Ä°hracatımızın ciroya oranı henüz istediÄŸimiz seviyede deÄŸil. Burada %50 ve üzeri bir noktayı hedefliyoruz. 2017 de bu oran %30’un biraz üzerinde idi. Bu yıl bu noktayı %40 ve üzeri banda taşımayı planlıyoruz.
Ä°hracat yaptığımız ağırlıklı pazarlar Avrupa BirliÄŸi ülkeleri, OrtadoÄŸu ülkeleri ve 2017 sonunda iyi bir yapılanma içerisinde girdiÄŸimiz ve sonuçlarını 2018 de beklediÄŸimiz ABD.
Bugünün Türkiye kondisyonlarında maalesef ihracat yapmayan üreticilerin uzun soluklu bir maraton olan bu küresel yarışta yer alması mümkün deÄŸil. O nedenle herkesin önümüzdeki dönemde kurun da pozitif etkisini arkalarına alarak doÄŸru hamlelerde, ihracat risklerini de masaya yatırarak ÅŸirket ihracat politikalarını ÅŸekillendirmeleri gerek.
MM -2017-8’DE DIÅž PAZAR, AR-GE/ÜR-GE HEDEFLERÄ°NÄ°ZDEN BAHSEDER MÄ°SÄ°NÄ°Z? AYRICA 2017’ SÄ°ZÄ°N AÇINIZDAN NASIL GEÇTÄ° NE Ä°STÄ°HDAM VE CÄ°RO ANLAMINDA NE KADARLIK BÄ°R BÜYÜME GERÇEKLEÅžTÄ°RDÄ°NÄ°Z? 2018 BEKLENTÄ° VE HEDEFLERÄ°NÄ°ZDEN BAHSEDER MÄ°SÄ°NÄ°Z?
ArGe bizim için en önemli konulardan biri. Her yıl yenilikçi birçok projeye imza atıyoruz. UzmanlaÅŸmış iyi bir ArGe ekibimiz var ve gerek sektörün ihtiyaçlarını gerekse gelecek dönem projeksiyonlar çerçevesinde yeni projeleri hayata geçiriyoruz. Ciro artışımızda geliÅŸtirdiÄŸimiz yeni makineler ve ürün gruplarının da katkısı önemli. Son 2 yılda geliÅŸtirilen teknolojilerin ciromuza katkısı izlediÄŸimiz KPI’lardan bir tanesi. Burada Rösler Almanya’nın da geniÅŸ ArGe merkezi ile ortak yürüttüÄŸümüz projelerimiz var. Yüzey iÅŸlem alanı özellikle Türkiye’de yeni sayılabilecek bir konu. Hala birçok firma manuel yöntemlerle yüzey parlatma, temizleme, çapak alma gibi iÅŸlemleri yapıyor. Burada sektöre geliÅŸmeleri ve avantajlarını anlatmak gibi bir misyonumuz da var. O nedenle müÅŸterilerimizle yakın çalışıyor, ihtiyaçlarına göre çözümler üretiyor, projeler geliÅŸtiriyoruz.
Yüzey iÅŸlem sektörünü, prosesleri, uygulamaları ve yarattığı katma deÄŸeri anlatmak için bir proje yapıyoruz. Yüzey iÅŸlem konularının, teknik bilgilerin, ilgili görsel ve videoların, eÄŸitim metaryellerinin olduÄŸu bir blog sayfası oluÅŸturup 2018 yılında Türk sanayisine sunma hedefimiz var. Bu blog, özellikle Kumlama ve Vibrasyonlu yüzey konularında her türlü teknik bilginin bulunabileceÄŸi bir platform olacak. Rösler’in global anlamdaki networkünden ve 100 yıllık teknik arÅŸiv hazinesinden de faydalanmayı planlıyoruz.
MM -2017’DEKÄ° FAALÄ°YETLER VE Ä°NOVATÄ°F ÇALIÅžMALARDAN BAHSEDER MÄ°SÄ°NÄ°Z? BU ÇALIÅžMALAR SONUCUNDA ORTAYA ÇIKAN ÜRÜNLER PAZARDA NASIL KARÅžILIK BULDU?
ArGe ve Ä°novasyon kültürü ve bu kültürün ÅŸirketin her yerine yayılması bizim için önemli. Åžirketimizde bunu hem departman olarak yürütüyor hem de öneri sistemleri ve sürekli geliÅŸtirme kültürü ile tabana yaymaya çalışıyoruz. Kaizen adı verilen sürekli geliÅŸim politikaları ile sürdürülebilir inovasyon habitatını da oluÅŸturma gayreti içerisindeyiz.
2017 yılında yeni birçok ürünü portföyümüze kattık. Yeni Nesil arıtma sistemlerimiz, Gıda sektörü için geliÅŸtirdiÄŸimiz özel kaplama makinemiz, mermer sektörü için yeni tip doÄŸal taÅŸ eskitme makinelerimiz, Türkiye’de Alman teknolojisi ile yeni üretmeye baÅŸladığımız tamburlu tip kumlama makinemiz 2017 yılında ArGe ve inovasyon çalışmalarımız sonucu portföyümüze kattığımız yeni makinelerden bazı örnekler. Pazar ve müÅŸteri tarafında bu geliÅŸmelerin be yeniliklerin bulduÄŸu karşılık ise bizim için son derece memnun edici çünkü yapılan bu inovasyon çalışmalarının altında müÅŸteri beklentileri ve Pazar ihtiyaçları yatıyor. Son 2 yılda geliÅŸtirdiÄŸimiz ürünlerin ciromuzdaki payı %10 mertebesine yakın ki bu sektör ortalamalarının çok üzerinde.
MM -ŞİRKET BAZINDA GERÇEKLEÅžTÄ°RDİĞİNÄ°Z AR-GE ÇALIÅžMALARINDA BAHSEDER MÄ°SÄ°NÄ°Z? CÄ°RONUZUN NE KADARLIK BÖLÜMÜNÜ AR-GE ÇALIÅžMALARINA AYIRDINIZ?
Ciromuzun yaklaşık %3 lük kısmını ArGe çalışmalarına ayırıyoruz. Bu ayrılan kaynak ile hem bugünün müÅŸteri ihtiyaçları doÄŸrultusundaki geliÅŸtirmeler hem de gelecek dönem yüzey iÅŸlem alanındaki trendlerin bizdeki karşılıklarına odaklanıyoruz. Özellikle yeni gelecek vadeden üretim teknolojileri konusunda Almanya ile yakın çalışıyoruz. Biliyorsunuz önümüzdeki dönemin en önemli endüstri adımlarından biri Additive Manufacturing adı verilen üretim teknolojisi. Bu alandaki geliÅŸmeler ÅŸaşırtıcı seviyede. GE gibi büyük firmaların bu alana yaptıkları yatırım birçok ülkenin ArGe harcamalarından fazla. Bu teknoloji ile çok esnek ve önemli bir altyapı yatırımı olmadan üretim yapma imkanına sahip oluyorsunuz. Temelde malzeme tozları (metal, plastik, vb) ve lazer ışını ile oluÅŸturulan metal ve türevi parçalar, fonksiyonel olarak kullanıma hazır oluyor. Bu teknoloji uzun süredir endüstride var fakat asıl farkı artık plastik hammaddeden prototip ya da görsel modeller deÄŸil uçak türbün bıçakları (blisk’ler), araçlarda diÅŸli çark sistemleri ya da medikalde implant üretimi gibi alanlarda da kullanıma baÅŸlamış olması. Aslında özetle, ne üretmek istiyorsanız, onun hammadde tozu ile birleÅŸtirme yapıp kullanıma hazır bir ürün ortaya çıkarıyorsunuz. Bu alanda da önemli bir yere sahip olan yüzey iÅŸlem teknolojileri, bizim son dönemde üzerinde durduÄŸumuz konulardan biri. Çünkü Additive Manufacturing ürünleri nihai kullanım öncesi bir yüzey iÅŸlem prosesine ihtiyaç duyuyor.
MM- GÜNÜMÜZDE SEKTÖRÜN GÜNDEMÄ°NDE ÖN PLANA ÇIKAN KONU VE SORUNLAR NELER? SORUNLARA DAÄ°R ÇÖZÜM ÖNERÄ°LERÄ°NÄ°ZÄ° BELÄ°RTEREK VARSA KAMU KURUM VE KURULUÅžLARINDAN BEKLENTÄ°LERÄ°NÄ°ZÄ° AKTARIR MISINIZ?
Yüzey iÅŸlem sektörü özellikle Türkiye’de daha geliÅŸim evresinin baÅŸlarında. Bunu sektör bazlı ayırmak daha saÄŸlıklı olabilir. Bazı sektörler bizde Avrupa ile paralel noktada. ÖrneÄŸin Medikal, savunma, havacılık gibi. Fakat bazı sektörlerde yüzey iÅŸlem beklentileri ve gereksinimi henüz çok hissedilmiÅŸ deÄŸil. Avrupa bu anlamda bu sürecin daha ileri seviyelerinde. Bunu uÄŸraÅŸtıkları konular, sektörün Pazar büyüklüÄŸü ve geldikleri teknolojik seviyeden görebiliyoruz.
Türkiye’de hala manuel yapılan çok sayıda yüzey iÅŸlem prosesleri, Almanya’da full otomasyon ve insansız sistemler ile yürütülmeye baÅŸlandı. Bizde de bu anlamda olumlu geliÅŸmeler hızla ilerliyor fakat bunun genele yayılması için özellikle orta ölçekli iÅŸletmelerde kalite ve verimlilik gibi konuların içselleÅŸmesi gerek. Almanya’da 60 m EUR üzerinde olan bir (Mass Finishing) vibrasyonlu yüzey iÅŸlem yıllık Pazar büyüklüÄŸü, TR’de 10m EUR seviyelerinde. Bu gösterge bile hem mevcut durumdaki sektör olgunluÄŸunun farklılığını hem de bizler için yeni potansiyelleri gösteriyor.
Yüzey iÅŸlem sektörünün de Türkiye’deki diÄŸer sanayi sektörleri gibi çok sayıda sorunu var. Fakat sorunları aslında birer geliÅŸim kanalı olarak görmeyi tercih etmek gerektiÄŸini düÅŸünüyorum. Bunlar için hem ilgili STK’larda hem de Kamu nezdinde çalışmaların etkin ÅŸekilde yürütülmesi önemli. GeliÅŸmeye açık alanlarımız olarak tarif edebileceÄŸimiz konular arasında; Gençlerin sanayi ve endüstri alanlarına olan ilgisinin arttırılması gerekliliÄŸi, nitelikli ara eleman ihtiyacı, artan üretim ve faaliyet maliyetleri, teÅŸvik sistemlerindeki verimliliÄŸin arttırılması gibi konuları sayabiliriz. Almanya’nın bugün dünyanın en büyük ekonomilerinden biri olmasının ÅŸüphesiz en önemli gerekçesi sanayi ve üretime verdiÄŸi önem ve bu konuda taviz vermeden uyguladığı politikalar. Bizler de en önemli sermayenin insanımız olduÄŸunun farkındalığı ile sanayide görev alan ve almak isteyen gençlerin merak ve ilgisini çekecek, üretmenin keyfini onlara hissettirecek eÄŸitim, staj ve eÄŸitim sonrası politikalara kafa yormalı ve yeni modeller geliÅŸtirmeliyiz.
Bir diÄŸer üzerinde çalışılması gereken konu da teÅŸvik sistemleri. Hükümet bu anlamda önemli ve deÄŸerli adımlar atıyor. Fakat teÅŸvik sistemlerindeki politika ve uygulamaların daha uzun vadeli ve istikrarlı olması gerek. Bir teÅŸvik furyası gibi gelip geçmemesi, dönemsel taleplere sebep olup sonra bir talep daralması yaratmaması gerek. Biz bu etkiyi teÅŸvik dönemleri öncesi azalan sipariÅŸ ve bekleyen tekliflerimizin yoÄŸunluÄŸundan, teÅŸvik dönemleri de artan yoÄŸun talepten hissediyoruz. Bu politikaları genele yayan ve dönemsellikten çok proje niteliklerine baÄŸlı ve özellikle kobilerin iyi bilgilendirildiÄŸi platformlarda geniÅŸ bir model daha verimli olacaktır.